2Istanbul Arel University, Faculty of Health Sciences Department of Nursing, Istanbul, Türkiye
Abstract
Aims: This study was conducted to determine the relationship between pre- and post-operative chest pain and anxiety and vital signs in patients undergoing percutaneous coronary intervention.
Materials and Methods: The research was conducted as a descriptive-relationship study.The data were collected between October and December 2022 by face-to-face survey method in the Coronary Intensive Care Unit of the heart hospital in Istanbul Europe.A total of 185 patients responded to the questionnaire who underwent percutaneous coronary intervention, lasting pain after the procedure. The data were obtained by using ''Patient Information Form'', Numerical Rating Scale (NRS), ''State Anxiety Inventory (STAI)'', and ''Vital Signs Follow-up Form''.
Results: NRS score before the procedure was 7.06, after the procedure was 3.21 (p<0.05); The State Anxiety Score was 61.56 before the procedure and 32.36 after the procedure (p<0,05).Pre-procedural pain varied by 78.7% in anxiety and 29.8% in post-procedure anxiety score.The effect size of pain was 2.90 and the effect size of anxiety was 3.10.Age, gender, marital status of the patients were not significant (p>0.05) in pre- and post-operative pain, anxiety and life follow-up.The relationship between previous hospitalization and stent placement and pain, anxiety and vital signs (p=0.00 p<0.05) was significant.A positive correlation was found between NRS and STAI inventory (p<0.05).While it was significant in pain, anxiety, heart rate, blood pressure, respiratory count before and after the procedure (p<0.05), it was not significant in saturation and body temperature (p> 0.05).
Conclusions: While the increase in pain increased the measurements of anxiety level and vital signs, it was found to improve the anxiety level and vital signs with its decrease. According to the results, researches can be recommended about the ability of patients to identify pain and to provide education for early admission to the hospital before the pain score increases.
2İstanbul Arel Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü, İstanbul, Türkiye
Amaç: Bu çalışma, perkütan koroner girişim uygulanan hastalarda pre- ve post-operatif göğüs ağrısı ile anksiyete ve hayati bulgular arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla yapılmıştır.
Yöntemler: Araştırma, tanımlayıcı-ilişkisel bir çalışma olarak gerçekleştirilmiştir. Veriler, Ekim ile Aralık 2022 tarihleri arasında İstanbul Avrupa yakasındaki bir kalp hastanesinin Koroner Yoğun Bakım Ünitesi'nde yüz yüze anket yöntemiyle toplanmıştır. Toplam 185 hasta, perkütan koroner girişim geçiren, işlem sonrası ağrı devam eden hastalar olarak ankete katılmıştır. Veriler, "Hasta Bilgi Formu", Sayısal Derecelendirme Ölçeği (SDÖ), "Durumluk Anksiyete Envanteri (STAI)" ve "Hayati Bulgular Takip Formu" kullanılarak elde edilmiştir.
Bulgular: İşlem öncesi NRS skoru 7.06, işlem sonrası ise 3.21 olarak bulundu (p<0.05); Durumluk Anksiyete Skoru işlem öncesi 61.56, işlem sonrası ise 32.36 olarak belirlendi (p<0,05). İşlem öncesi ağrı, anksiyetede %78.7'lik bir varyansa, işlem sonrası anksiyete skorunda ise %29.8'lik bir varyansa sahipti. Ağrının etki büyüklüğü 2.90 ve anksiyetenin etki büyüklüğü 3.10 olarak bulundu. Hastaların yaş, cinsiyet ve medeni durumları pre- ve post-operatif ağrı, anksiyete ve hayati bulgular takibinde anlamlı bulunmadı (p>0.05). Önceki hastaneye yatış ve stent yerleştirilmesi ile ağrı, anksiyete ve hayati bulgular arasındaki ilişki anlamlıydı (p=0.00, p<0.05). NRS ve STAI envanteri arasında pozitif bir korelasyon bulundu (p<0.05). İşlem öncesi ve sonrası ağrı, anksiyete, kalp atış hızı, kan basıncı ve solunum sayısında anlamlı değişiklikler gözlenirken (p<0.05), oksijen satürasyonu ve vücut sıcaklığı açısından anlamlı bir değişiklik bulunmadı (p>0.05).
Sonuç: Ağrının artışı, anksiyete düzeyi ve hayati bulguların ölçümlerini artırırken, ağrının azalmasıyla birlikte anksiyete düzeyi ve hayati bulguların iyileştiği bulundu. Sonuçlara göre, hastaların ağrıyı tanımlama yetenekleri ve ağrı skoru yükselmeden önce hastaneye erken başvuru için eğitim sağlanmasına yönelik araştırmalar önerilebilir.